Nükleerin yüksek maliyeti

Yapım aşamasındaki nükleer santrallerdeki kronik süre ve maliyet aşımıları ve karışık güvenilirlik kayıtları nükleeri her zaman için riskli bir seçenek yapıyor. Aslında, nükleer enerji küresel ekonomideki on yıllardır süren çöküşüne devam ediyor çünkü büyük çapta rekabet yeteneğinden yoksun, ihtiyaç duyulmayan ve eskimiş bir enerji kaynağı- ekonomik olarak o kadar ümitsizce yetersiz ki temiz veya güvenli olup olmamasını tartışmaya bile gerek yok; enerji güvenliğini ve ulusal güvenliği zayıflatıyor.

Economist dergisinin 2001 yılında yaptığı saptamaya göre “Bir zamanlar ölçülemeyecek kadar ucuz olduğu iddia edilen nükleer enerji, bugün yüzüne bakılmayacak kadar pahalı”.

Geçmişte, elektrik hala düzenlenmiş bir tekelken, nükleer santraller inşası için ucuz finansman bulmak daha kolaydı çünkü tüketiciler etkin şekilde kredilerin garantisiydi. Eğer masraflar hesaplananın üzerinde, performans beklenenden kötü, elektrik tüketimi beklenenin altında kaldığında alternatifler daha ucuz elektrik sağlasa dahi basitçe santral sahipleri elektrik fiyatlarını arttırarak aradaki açığı kapatıyorlardı. 1970’lerin sonunda (EPDK gibi) düzenleyicilerin, elektrik tedarikçilerinin yanlışlarını tüketicilerin kapatmasına yanaşmamaya başlamasıyla, yeni santraller için finansman sağlamak çok daha zorlaştı.

Tedarikçiler bu hesaplanmayan kısımları karlarından karşılamak zorunda kalınca, yeni siparişler zora girdi ve var olanları da iptal edildi.

2003 yılında, MIT’nin (Massachusetts Institute of Technology) hazırladığı ekonomik çalışmada yeni nükleer santrallerin, kömür ya da doğalgaz yakan yeni merkezi santraller ile rekabet edemediği ortaya çıktı. Aradaki fark ancak yüksek karbon vergileri ve etkin, devasa devlet teşvikleri (halihazırda onaylanan) ile kapanabiliyordu.

Haziran 2007’de, on bir – bunlardan dokuzu nükleer santral satmak veya almak üzere olan- kuruluş tarafından sponsorluk sağlanan Keystone Center çalışma grubu ise MIT çalışmasının 7.7–9.1¢/kWs (kilowat-saat) arasında olan nükleer maliyet tahminlerini 8.3–11.1¢/kWs’e çıkarttı.

Finlandiya’da yapılmakta olan Olkiluoto-3 reaktörü. Areva, EPR reaktörü ile güvenilir ve ucuz teknoloji vaadetti. Ancak inşaat başladıktan sadece iki yıl sonra, 24 aylık gecikme ilan edildi ve 1600 MW’lık reaktör için ayrılan bütçe 4.7 milyar USD’den 6.9 milyar USD’ye çıkarıldı (bu da maliyet şimdiden 4,300 USD/kWe demektir).

Moody’s finansal danışma şirketinin verilerine göre inşaat maliyetleri kWe başına 5000 ile 6000 USD arasında olacaktır. Dünya Bankası ve Asya Kalkınma Bankası da nükleer santralleri çok riskli yatırımlar olarak nitelendiriliyor ve de bu projelere kredi sağlamıyor.